German Embassy Elementary School in İstanbul

German Embassy Elementary School in İstanbul

ACADEMIC

AREA

2400 m²

YEAR

1992

——————————————————————————————————————

Bazı yerler vardır ki sadece inşa edilmemiştir, anlatılmıştır. Onlarla karşılaşılmaz, onlar okunur. Yalnızca mekânda durmazlar, aynı zamanda zamanda da var olurlar – malzeme, ışık ve gölgeyle yazılmış bir hikâyenin bölümleri gibi. Tarabya’daki Alman Elçiliği Okulu işte böyle bir yerdir.

Yüzyıllardır dünyanın öykülerini yapraklarında toplayan bir ormanı düşünün – filozofların fısıltısını, diplomatların sessizliğini, çocukların kahkahasını, tarihin hüznünü… Bu ormanın içinde yalnızca bir yazlık konut değil, artık bir okul da var. Ama sıradan bir okul değil – doğaya karşı durmayan, onunla konuşan bir okul. Doğanın içine gömülmüş, daha büyük bir düşüncenin dizesine yerleştirilmiş bir şiir gibi.

TCA’nın tasarımı bir mimari jestten çok bir filolojik eylemdir. Bu okul, ormana yazılmış bir yorum, bir dipnot gibidir. Gürültülü bir müdahale değil, zarif bir eklemedir. Burası okul ama aynı zamanda küçük bir şehir; bir geri çekilme alanı ama aynı zamanda bir sahne. Bilginin edinildiği değil, Aristoteles’in deyimiyle bir bios theoretikos, yani düşünce dolu bir yaşamın yeşerdiği bir mekândır.

Çocuklar koridorlardan geçerek sınıflara girmez – onlar bir meydanlar dizisine adım atarlar. Koridor değil, sokaklar; geleneksel sınıflar değil, düşüncenin küçük evleri. Bu mekânlar konuşur – süslemeyle değil, formla. Kütüphane, yerden çıkan bir mantar gibi yükselir – karanlıktan beslenen ama ışığa ulaşmak isteyen bilgiyi simgeler. Islak hacimler bile fısıldar – dokularıyla, formlarıyla, malzemeleriyle – burada yaşamın her parçasının saygıyla düşünüldüğünü anlatırlar.

Ve sonra bir avlu vardır – hem giriş, hem de amfitiyatro. Bir eşik, bir merkez, bir sahnedir aynı anda. Bir arada mekân değil, bir deneyim döngüsüdür. İçerisiyle dışarısı yer değiştirir; roller, sesler, anlamlar dönüşür. Bu diyalektik gerilim, mimarinin gerçeğini yaratır.

Spor ve etkinlik salonu toprağa gömülmüştür – sanki kütlesiyle doğaya saygı duruşunda bulunur gibi. Üstten giren ışık yalnızca estetik değil, açımlayıcıdır. Üzerindeki teras, süzülen bir çatıyla örtülüdür – ormanın ortasında bir baldakin, kutlamalara ve yaşama adanmış bir sahne gibidir.

Burada her şey hem görünür, hem de gizlidir. Çocukların bir nevi modern agorada yaşadığı hissine kapılırsınız – okul olmak istemeyen bir okulda, ciddiye alınmış bir oyunun içinde. Öğrenmenin bir görev değil, bir mekânsal serüven olduğu bir evren.

Bu okulu düşündüğümde yalnızca eğitimi düşünmüyorum.

Umudu da düşünüyorum. Zira mimarlık mekânı hem sığınak hem de açıklık olarak kurgulayabildiğinde ortaya bir yapı değil – bir düşünce çıkar.

Tarabya’da yalnızca bir okul inşa edilmedi.

Bir düşünce somutlaştı. 

 

Budget: 6.000.000 €
Location: Istanbul, Turkey

Galıp Dede Caddesi Yörük Çıkmazı 8 | 34420 Beyoğlu Istanbul Tel. +90 (212) 249 21 64 | Fax +90 (212) 249 22 95 | info@cakmakli.com